Avrupa Borsaları Sert Düşüşle Tamamlandı
ABD’deki New York borsası resesyon endişeleriyle güne sert düşüşle açılırken Avrupa borsaları da, küresel piyasalardaki satış dalgası nedeniyle haftanın ilk işlem gününü sert düşüşle tamamladı.
Kapanışta gösterge endeks Stoxx Europe 600, yüzde 2,17 değer kaybıyla 487,05 puana geriledi. İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 2,04 düşüşle 8.008,23 puana, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 1,42 gerileyerek 7.148,99 puana, Almanya’da DAX 40 endeksi yüzde 1,82 değer kaybıyla 17.339 puana ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 2,27 azalarak 31.293,52 puana indi. Avro/dolar paritesi TSİ 19.17 itibarıyla yüzde 0,42 artarak 1,095 seviyelerinden işlem gördü.
ABD’DEKİ RESESYON ENDİŞESİ AVRUPA’YI DA VURDU
Avrupa’da yatırımcılar, ABD’de resesyon endişelerinin güçlenmesinin ardından güçlü satış baskısıyla karşı karşıya kaldı. ABD’de ekonomik aktivitenin öngörülenden daha sert yavaşlayabileceğine yönelik endişeler, satış baskısının artmasına yol açtı. Asya piyasalarında tarihi bir düşüş görülürken Japon pay piyasalarındaki değer kaybı yüzde 10’u aştı. Güney Kore’de ise kayıplar yüzde 10’a yaklaştı. Avrupa’da Stoxx Europe 600’daki teknoloji hisseleri yüzde 0,92, enerji sektörü hisseleri de yüzde 3 civarında kayba uğradı.
Avro Bölgesi’nde yatırımcı güven endeksi ağustosta sert düştü. Temmuzda eksi 7,3 puan olan Avro Bölgesi yatırımcı güven endeksi ağustosta eksi 13,9’a geriledi. Temmuz’da 1,5 seviyesinde olan Avro Bölgesi Beklenti Endeksi de ağustosta eksi 8,8’e indi. Avro Bölgesi ekonomisi, temmuz ayında mal ve hizmetlere olan talebin azalmasıyla durakladı. Haziranda 50,9 seviyesinde olan bileşik PMI, temmuzda 50,2’ye düştü. Böylece, Avro Bölgesi’nde bileşik PMI son 5 ayın en düşük seviyesine geriledi.
Almanya’da hizmet sektöründe ticari faaliyetlerin büyümesi temmuz ayında yavaşladı. Haziranda 53,1 seviyesinde olan hizmet sektörü PMI temmuzda 52,5’e düştü. Böylece, Almanya’da hizmet sektörü PMI son 4 ayın en düşük seviyesine indi. Küresel piyasalarda açıklanan ekonomik verilerin resesyon endişelerini artırması, gelişmiş ekonomilerin devlet tahvil faizlerinde hızla gerilemeye neden oldu.