Ekonomi

Kızıldeniz’deki saldırılar Türkiye’yi alternatif rota olarak öne çıkarıyor

Uluslararası kargo taşımacılığında Avrupa ile Asya arasında en kısa rotayı sunan ve Süveyş Kanalı’nı da içeren Kızıldeniz’de, uluslararası kargo taşıyan gemilere yönelik saldırılar, uluslararası lojistik şirketlerinin hinterlandında Türkiye’yi ve Orta Koridor’u kullanarak yeni rotalar arayışına girmesine neden oldu. Alternatif rota olarak Doğu Karadeniz Bölgesi’ni tercih ediyoruz. rotasını vurguladı.

Konuyla ilgili konuşan Doğu Karadeniz İhracatçı Birlikleri Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Gürdoğan, Kızıldeniz’deki saldırıların Asya ile Avrupa arasındaki yük trafiğinde Orta Koridorun önemini artırdığını belirtti.

Gürdoğan, her gün 50’den fazla geminin geçiş yaptığını ve küresel ticaretin yaklaşık yüzde 12’sinin Süveyş Kanalı üzerinden Kızıldeniz yoluyla gerçekleştirildiğini, Asya’nın doğu kıyılarına, Kuzey Avrupa’ya, Akdeniz’e ve Akdeniz’e yaklaşık 10 milyar dolarlık mal taşındığını söyledi. Kuzey Amerika. Son aylarda nakliye gemilerine yönelik artan saldırılar sonucunda navlun fiyatlarında yaklaşık 10 kat artışın, gemicileri farklı güzergah arayışlarına yönelttiğini söyledi.

DKİB Başkan Yardımcısı Ahmet Hamdi Gürdoğan, mevcut durumda bu güzergaha alternatif olabilecek en kısa ve güvenli güzergahın, yani Asya ile Avrupa arasındaki yük trafiği akışını yönetecek en kısa ve güvenilir güzergahın, Karayolu olduğuna dikkat çekti. Orta Koridor güzergahını çizerek, şöyle konuştu: “Çin’den başlayarak Orta Asya ve Türk Cumhuriyetleri üzerinden Hazar Denizi’ne kadar.” Multimodal ulaşım sistemleri (deniz, kara, demiryolu) kullanılarak veya Rusya Federasyonu üzerinden ülkemizden geçen bu güzergah, gerekli kısa vadeli yatırımlarla cazip hale getirildiği takdirde ülkemize çok ciddi ekonomik kazanımlar sağlayacaktır. Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi ile bu Orta Koridor. İlişkilerin kurulması durumunda uluslararası lojistik otoriteleri tarafından bu rota tercih edilecek. Doğu Karadeniz Bölgesi’nin demiryolu ağına bağlanması planlanan 2053 yılını beklemek yerine, Gürcistan Batum demiryolunu yaklaşık 14 km’lik demiryolu aksı ile Hopa’ya bağlama konusunda artık çok hızlıyız. Limanın limana bağlanması ve daha sonra bu bağlantıların Rize limanı, Rize lojistik merkezi ve Trabzon limanına bağlantılarının sağlanması, ülkemizin ve Doğu Karadeniz Bölgemizin uluslararası ticaret ve transit ticaretteki önemini artıracaktır. Ayrıca Sarp Sınır Kapısı’ndaki yoğunluğun çok kısa sürede azaltılması amacıyla daha önceki yıllarda bu kapıya alternatif olarak önerdiğimiz ve sadece yük trafiğinde kullanılacak olan Muratlı Sınır Kapısı da hayata geçirilecek. Artvin Kemalpaşa ilçesinden çok kısa bir tünelle sınır kapısına, Orta Koridor’da ise Muratlı Sınır Kapısı açılacak. Geçiş sürecinde ülkemize büyük kazanımlar sağlayacak. Ayrıca üretim faaliyetleri devam eden ülkemizi Nahçıvan üzerinden Azerbaycan ve Orta Asya Bölgesine bağlayacak olan Zengezur Koridorunun da açılmasıyla birlikte, uluslararası lojistik firmalarının Merkezi Koridorun tercihini daha da artıracaktır. hem ülkemizin hem de Doğu Karadeniz’in değerini artıracağız. Bunu daha da ön plana çıkaracağını görmemiz lazım. Bu nedenle Hopa-Batum demiryolu ve Muratlı sınır kapısı yatırımları, ülkemizin ve Doğu Karadeniz Bölgesi’nin küresel ticaret ve lojistikteki bu gelişmelerden daha fazla pay alması, dış ticaretimizin artması ve limanlarımızın bölgemiz haline gelmesi açısından büyük önem taşıyor. Halen atıl durumda olan ve düşük kapasiteleriyle ayakta kalmaya çalışan bölge işlevseldir. “Buna acilen öncelik verilmesi gerekiyor” dedi. – TRABZON

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu